Etiket

anne sütü

Yazılar

Anne sütünün önemi ve değeri gün geçtikçe daha çok bilinmesi gerekirken ne yazık ki emzirme sürecinin başta sancılı geçmesi, meme ucu yaraları, sütün yetmediğinin düşünülmesi gibi sebeplerle göz ardı edilebiliyor. Halbuki keyifli ve bir o kadar zor olan emzirme süreci bir destekten alınan güç ile daha kolayca sürdürülebilir. İşte Dilruba Hanım da tam olarak bu işin içerisinde bir isim. Emzirme danışmanı ve aynı zamanda doğum koçluğu yapan Dilruba Demirezer emzirme, anne sütü ve  benzer konularda hazırladığımız sorularımıza verdiği yanıtlar ile bizleri mutlu etti.  Dileriz ki tüm okuyucularımız da faydalanarak bu kritik dönemlerin kolayca üstesinden gelebilir. Kendisinin faydalı içeriklerini takip edebilmek için, Instagram sosyal medya hesabı olan “emzirme.danismanligi” hesabını takip edebilir ve dilerseniz iletişime geçebilirsiniz.

Kısaca kendinizden bahseder misiniz? Anne bebek kısmına yönelme hikayeniz nasıl oluştu?

1999-2004 yıllarında Başkent Üniversitesi Hemşirelik ve Sağlık Hizmetleri Bölümünden mezunum. İş hayatına ilk olarak Eğitim Hemşireliği ile başladım. Ev ziyareti ve hastane çalışmaları ile devam etti. 2013 yılında Kızım Ada dünya ya geldi ve emzirme sürecinde annelerin bu konuda çok yetersiz ve çaresiz olduğunu gördüm. Mama ile büyüyen , yanlış yönlendirmelerle meme reddi yaşayan anneler olunca , bu alanda çok büyük eksiklerin olduğunu gördüm ve  kendimi geliştirdim. Ev ziyareti ve online destekler vererek binlerce anneye destek olmaya devam ediyorum. Ayrıca emzirme danışmanı olacak meslektaşlarıma da şu an Tekno Bilgi Uzaktan Eğitim Okulunda Emzirme Danışmanı, Bebek Masajı ve Doğum Koçluğu alanında eğitim vermekteyim. 

Günümüzde anne sütünden ziyade mamaya yönelme çok yaygın. Sizce bunun büyük sebebi nedir?

Günümüzde anne sütünden ziyade mamaya yönelimin artmasında en büyük etken annenin emzirme konusunda yeterli bilgiye sahip olmaması ve sütünün yetersizliği ile birlikte mamaya yönelimin artması. 

Anadolu’da olmasa da, büyük şehirlerde emzirme oranlarının çok düşük olduğunu biliyoruz. Emzirmenin yaygınlaştırılması için sizce neler yapılmalı?

Emzirmenin yaygınlaştırılması için öncelikle gebelik döneminde anne ve babalara eğitimler verilmesi çok önemli. Hastanelerde doğum öncesi eğitimlerin arttırılması ve katılımın sağlanması ve ailelerin bireysel danışmanlık hizmetleri alarak emzirme eğitimi konusunda bilinçlendirilmesi çok önemli.

Emzirmenin ilk ayında meme ucu yaralanmaları çok görülüyor. Bu yaralar anneyi emzirmeden soğutma derecesine dahi ulaşabiliyor. Bunu önlemek için önerileriniz nelerdir?

Doğumdan sonraki dönemde en çok karşılaştığımız durumlardan bir tanesi meme ucu yaralarıdır. En büyük sebebi memenin yanlış kavranması ve doğru emzirme tekniklerinin uygulanmamasından kaynaklıdır. Bunların dışındaki durumlar annenin cildinin çok hassas olması veya bebekte dil dudak bağının olması meme ucu yaralarına sebep olmaktadır. Meme ucu yaralarının tedavisinde öncelikle bebeğin memeyi doğru kavramasını sağlamak, sonrasında meme ucu yaralarında kullanabileceği kremler ile yaranın hızlı bir şekilde iyileşmesini sağlamak gerekir.  Annenin memeyi doğru kavrattığı halde geçmeyen meme ucu yaraları varsa bebekte dil dudak bağı var mı buna bakılmalıdır ve bunun için  bebek doktoruna yönlendirilir.

Emzirirken memeden gelen ilk süt ve memeden gelen son süt hakkında ne düşünüyorsunuz. Her iki türün faydaları, işlevleri farklı mıdır?

Anne sütünün ön süt ve son süt meselesi aslında annelerin kafasını çok karıştıran bir durum , süt inmesi ile birlikte ilk gelen süt biraz daha şeffaf iken sonlara doğru daha yoğun kıvamda gelir. Sütün içeriği emzirme sürecinde bile değişebilir . Genetik faktörler sütün çok yağlı yada daha az yağlı olmasını bile etkiler. Çok değişken bir durum. Gündüz ve gece sütü arasında da farklılıklar vardır ama en önemlisi annenin sağlıklı beslenmesi. Anne beslenmesinde kaliteli yağlar tüketirse ( ceviz, zeytinyağı, balık , avokado, tahin) sütünde fark yaratır. Ayrıca  annelere en önemli tavsiyem bir memeyi tam boşalttıktan sonra diğer memeye geçmeleri ve sonraki emzirmede de kaldıkları memeden başlamaları. O zaman ön- son süt kavramı kalmaz bebeğimiz tüm süt ulaşmış olur. 

Bir diğer mesleğiniz de doğum koçluğu. Doğum koçu tam olarak nasıl yardımcı olur bir anneye?

Doğum koçluğu , hamilelik sürecinde anneye eşlik etmek, sağlık, beslenme, nefes eğitimi, egzersizler yolu ile sağlıklı bir hamilelik geçirmeye yardımcı olmak, doğum sırasında masaj, nefes alma teknikleri, ıkınma teknikleri  ve doğum sürecine destek olmak, lohusalık sürecinde anne sütü ve beslenme, emzirme ve bebek bakımı konularında anneyi desteklemektir.

Bebeğin sakinliği ve huzuru için annelere neler önerirsiniz?

Bebeğin sakin ve mutlu olması için annenin mutlu ve huzurlu olması çok önemli. Özellikle babaları eğitimlere katıp bebeğin bakımında ve anneye destek olması konusunda bilgi veriyorum. Annelerin  emzirme sürecini de rahat ve huzurlu geçirmesi çok önemli.

Bebeğin bakımında ve annenin desteğinde babaların rolü çok büyük.

Hamile annelere doğum ve emzirme hakkında önerileriniz nelerdir?

Hamile annelere en büyük tavsiyem doğum süreci ve sonrası için uzman kişilerden eğitim almalarıdır.

Sizin mesleğinizi yapmak isteyen kişiler nasıl bir mizaca sahip olmalı?

Annelere danışmanlık verecek meslektaşlarımın öncelikle empati kurması çok önemli. Anne çok çaresiz ve bebeğini emziremediği için kendini çok suçlu hissedebiliyor. O nedenle karşı tarafın duygularını çok iyi anlamalıyız. Çözüm önerileri verirken anneyi zorlamadan , öz yeterliliğini güçlendirici , emzirmeye teşvik edici çözümler sunmalıyız. 

 

 

      Doğanın bir mucizesi olan anne sütü, bebeğiniz için şüphesiz en iyi besin kaynağı. Bu mucizevi besinin hazırlıkları için vücut, hamileliğin ilk dönemlerinde çalışmaya başlıyor. Doğumdan sonra ise bebeğinizin beslenebilmesi için kolostrum adlı ilk süt bebeğinizi bekliyor. Daha fazla anne sütü için yapılması gerekenler ise aslında oldukça basit :

 

  • Emzirmek : Daha çok emzirmek, daha çok süt üretimine vesile oluyor. Bebeğiniz her istediğinde emzirmekten çekinmeyin. Memeleri işleyen fabrikalara benzetme örneğini belki duymuşsunuzdur. Siz emzirdikçe sütünüz artacak.

 

  • Dengeli Beslenmek : Doğumdan sonra hem fazla kilolarınızı geride bırakmak hem de süt üretimini arttırmak istiyorsanız beslenmenize önem vermeniz gerekiyor. Mümkün olduğunca mevsim sebze ve meyveleri tüketmeye, protein ihtiyacınızı karşılamaya ve organik beslenmeye ağırlık vermelisiniz. Siz ne tüketirseniz, minik meleğiniz de onu tüketecek, bunu düşünerek sağlıklı beslenmeyi ön plana almalısınız. 

 

  • Su İçmek : Anne sütünün %80’ini su oluşturur. Su içmeyi bu sebeple atlamamalısınız. Özellikle her emzirme seansında bir bardak su içmeye özen göstermelisiniz. Emzirme sebebiyle kuruyan cildinize de su iyi gelecektir.

 

  • Dinlenmek : Özellikle doğumunuzdan sonraki ilk 2 ay bol bol dinlenmeye gayret edin. Yakınlarınızdan yardım istemekten bu dönemde çekinmemelisiniz. Evde bir yakınınızın varlığı, size taze yemek hazırlaması ve evinizi toparlaması size dinlenme olanağı sunacaktır. Bebeğiniz her uyuduğunda siz de uyumaya ve dinlenmeye çalışmalısınız. Dinlendiğiniz zamanlarda sütünüzün de arttığını fark edeceksiniz.

 

  • Moralinizi Yüksek Tutmak : Her derde deva moral ve motivasyon işte burada da karşımızda. Sizi mutlu edecek şeylere yönelmeniz süt üretiminii arttırıyor. Sevdiğiniz kişilerin sizi ziyarete gelmesi, sevdiğiniz yemekleri yemek, sevdiğiniz müzikleri dinlemek ve kendinize ufak da olsa vakit ayırabilmek sütünüzü arttıran etkenler arasında. Negatif insanlardan ve olaylardan mümkün olduğunca kaçının.

 

  • Ten Tene Temas : Bebeğinizle yapabileceğiniz en güzel aktivitelerden biri de ten tene temastır. Bu temas bebeğinizi size yakınlaştıracak ve aynı zamanda sizin de oksitosin hormonunuzu arttırarak süt üretiminizi hızlandıracaktır. 

 

      Tüm bunların yanı sıra unutulmaması gereken kilit söz kuşkusuz “Sütünüze Güvenin” dir. Kendinize ve sütünüze inancınız tam olduğu zaman salgılanan süt miktarı da artmaktadır.

Anne sütü bir bebek için şüphesiz en faydalı besin. İlk 6 ay bebeğin tek besin kaynağı olan anne sütünün bebeğinizi sadece doyurduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Anne sütünün bebeği beslemek dışında başka başarıları da var. 

 

  • Anne sütü alan bebeklerin bağışıklık sisteminin daha güçlü olduğu ve hastalıklara karşı daha dirençli oldukları gözlemlenmiştir. 
  • Yapılan araştırmalar emzirilen bebeklerin anne ile bağlarının daha kuvvetli olduğunu sunmaktadır. Emzirdikçe bebeğiniz ile daha güçlü bir bağ oluştuğunu siz de keyifle deneyimleyeceksiniz.
  • Vücudunuzun ürettiği anne sütü, bebeğiniz için en uygun besindir. 1. ayda üretilen süt içeriği ile 1. yıl da üretilen süt içeriği farklıdır. Dolayısıyla bebeğiniz kendisi için en uygun besini almış olur. 
  • Anne sütünün ısısı bebeğinizin tüketebileceği uygun ısıdadır. Isıtma, soğutma gibi işlemler gerektirmeden her zaman kolaylıkla tüketilebilir, pratiktir.
  • Astım, obezite, diyabet, dikkat azlığı gibi pek çok hastalığa karşı koruyucudur. 
  • Sindirimi kolaydır, karın ağrısı, kabızlık sorunları daha az görülür.
  • Bebeğinizin zeka gelişimine ve ruhsal gelişimine katkısı çok fazladır. 
  • Çene kasları ve diş gelişimine desteği çoktur. 
  • Pişiği önler.
  • Hazır mamalar için ek bir bütçe ayırmanız gerekir. Ancak anne sütü maliyetsizdir.

 

       Dünya Sağlık Örgütü bebeklere ilk 6 ay yalnızca anne sütü verilmesini önerir. 6. aydan sonra başlayan ek gıda döneminde de anne sütü beslenmenin büyük bir parçası olmaya devam etmelidir. 2 yaşına kadar anne sütü alınmaya devam edilmesi bebeğinizin yetişkinlik dönemi için oldukça önemlidir. 

Emzirme dönemi hayatınızda beslenmenize en çok dikkat ettiğiniz dönemlerden olmalıdır. Sizin yediğiniz ve içtiğiniz her şey doğrudan bebeğinizi etkileyeceği için canınızın istediği yiyeceklerle sağlıklı beslenmeyi dengeli tutmanız gerekmektedir. Emzirme döneminde uygun beslenme şekli:

*Her şeyden önce sizi ve bebeğinizin yapısını en iyi bilen doktorunuzla bu konuyu görüşün ve tavsiyelerine öncelik verin.

*Doğum sonrasında yaptıracağınız bir tahlil ile vücudunuzda eksik kalan değerleri tespit ettirin ve eksiklikleri doktor kontrolünde gidermeye çalışın.

*Sebze, meyve ve et ürünlerinden olabildiğince çeşitli beslenin. Farklı vitamin ve mineraller almaya, D vitamini almak için de bolca güneşte vakit geçirmeye çalışın.

*Alkol ve sigara kullanmayın.

*Emzirirken çilek, böğürtlen,frambuaz gibi orman meyvelerinden uzak durun. Bu bebeğinizin cildinde alerjilere ve döküntülere sebep olabilir.

*İlk aylarda bebeğinizin yüzünde sivilceler ve kızarıklıklar çıktıysa bebeğinizin inek sütüne alerjisi olup olmadığından şüphelenin. Bu konuyu doktorunuzla konuşun. Böyle bir durumun olup olmadığını anlamanın bir yolu da bir süre yalnızca keçi sütü, peyniri, yoğurdu tüketmek ve inek sütü içeren ürünlerden uzak durmaktır. Bebeğinizin keçi sütü ürünlerine de alerjisi varsa alternatif çözümleri doktorunuza danışın. Bu dönemde kalsiyum bakımından zengin gıdalarla beslenmelisiniz.

*Ada çayı süt üretimini azaltır. Bitki çayları sandığımızdan daha yoğun etkiler yapabilir. Çayını içeceğiniz bitkileri çok iyi araştırın. Ihlamur daha risksiz bir bitkidir.

*Dereotu, maydanoz, bulgur süt üretimini artıran besinler arasındadır.

*Gün içerisinde içtiğiniz çay ve kahveler kafein içerdiğinden bebeğinizin uykularını olumsuz etkileyebilir.

*Bebeğiniz kabızlık çekiyorsa kayısı yemek veya kayısı hoşafı içmek sütünüz aracılığı ile bebeğinize iyi gelecektir.

*Sizin tükettiğiniz gazlı yiyecek ve içecekler bebeğinizde de gaz oluşumuna sebep olabilir.

*Süt üretimine en çok yardımcı olan şey sudur. Gün içerisinde her fırsatta su tüketmeye dikkat edin.

*Bir şey satın alırken son kullanma tarihlerine her zamankinden daha fazla dikkat edin. Süresi dolmuş bir şey veya bozuk bir şey yediğinizi fark ederseniz durumu hemen doktorunuzla paylaşın ve sonrasındaki bir iki saatlik sütünüzü sağarak bebeğinize vermeyin.

*Bu dönemde kullandığınız ilaçlara çok dikkat etmelisiniz. Reçetesiz satılan ilaçlardan uzak durun ve kullanacağınız tüm ilaçları doktorunuza danışarak alın.

*Düzenli olarak balık, ceviz ve avokado tüketin.

*Halk dilinde söylenen tatlı yemenin sütü artıracağı gibi sözlere çok kulak asmadan fazla tatlı tüketmemeye çalışın. Sütünüzü sağlıklı besinlerle de artırmanın yollarını deneyin.